Bağışıklık güçlendirici çinkonun en önemli 6 faydası

Çinko, vücudun düzgün çalışmasına yardımcı olur, yara iyileşmesinde, bağışıklık fonksiyonunda, hücre bölünmesinde ve DNA ve protein oluşumunda önemli bir rol oynar.

Vücudun çinko ihtiyacı yetişkin erkekler için günde 11 mg ve yetişkin kadınlar için günde 8 mg’dır.

Çinko aynı zamanda büyüme ve gelişme için hayati öneme sahiptir, tat ve kokuyu etkiler ve potansiyel olarak yaşa bağlı hastalıkları yavaşlatabilir. Bu nedenle çinko eksikliği birçok hastalığı tetikleyebilir.

ÇİNKONUN EN ÖNEMLİ 6 FAYDASI

Vücutta genel olarak iltihabı azaltma yeteneğine sahip olan çinko, bu sayede birçok farklı hastalığı önleyebiliyor.

İşte çinkonun vücuttaki en önemli 6 rolü.

Bağışıklık Sistemini Güçlendirir

Bağışıklık hücrelerinin düzgün çalışması için çinko gereklidir, bu da çinko eksikliğinin bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabileceği anlamına gelir. Yeterli çinko alımı bağışıklığı ve bağışıklık tepkisini iyileştirebilir ve ayrıca özellikle ileri yaşlarda vücuttaki kronik iltihabı hafifletebilir.

Çinko bunu, enfeksiyonla savaşmaktan sorumlu T hücrelerini uyaran T lenfositlerinin gelişimine yardımcı olarak yapar. Araştırmalar çinko alımının soğuk algınlığı süresini ortalama yüzde 33 oranında azalttığını ve semptomları hafiflettiğini gösteriyor.

Doğurganlığı Artırır

Araştırmalar, gebelik öncesi çinko eksikliğinin tehlikeli olabileceğini, gecikmiş fetal gelişime ve hatta gebelik kaybına yol açabileceğini gösteriyor.

Çinko, yumurta gelişiminde kritik bir rol oynar. Hamileliğin başlamasından önceki aylarda yeterli çinko alımı genel olarak sağlıklı bir hamilelik için zemin hazırlayabilir.

Düşük çinko seviyeleri sperm üretimini engeller ve ayrıca sperm anormalliklerinin yanı sıra serum testosteronunun azalmasına neden olabilir. Bu nedenle, hem erkeklerin hem de kadınların doğurganlığı artırmak için yeterli çinko almaları gereklidir.

Yara İyileşmesini Hızlandırır

Çinkonun bağışıklık sisteminizi güçlendirici yeteneği aynı zamanda yara iyileşmesine ve iltihabı hafifletmeye de katkıda bulunur. Çinko aynı zamanda kolajen sentezine de yardımcı olur ve bu etkilerin tümü uygun yara iyileşmesi için gereklidir.

Çinko, genellikle yatak yarası olarak bilinen basınç ülserlerinin iyileşmesine yardımcı olmak için C vitamini ile birlikte kullanılır. Çalışmalar, çinkonun diyabetik ayak ülserlerinin iyileşmesini plaseboya kıyasla önemli ölçüde hızlandırdığını gösteriyor.

İltihabı Azaltır

Bazı iltihaplar yaralanma veya stresle değil, DNA ile ilgilidir. İltihaplanma için genler vardır, ancak bazı şeyler bu genleri kapatabilir veya biçimlerini değiştirebilir. Çinko bu maddelerden biridir. Bu mineral, bağışıklık hücreleri için bir sinyal görevi görür ve iltihaplanmaya dahil olan belirli proteinleri azaltabilir, bu da onun iltihap önleyici olduğu anlamına gelir.

İltihaplanma, hücre hasarına neden olabilen serbest radikaller ile antioksidanlar arasında bir dengesizliğin olduğu bir durum olan oksidatif stres ile bağlantılıdır. Çinko, vücutta iki tarafı yeniden dengelemek için bir antioksidan görevi görerek oksidatif stresi azaltabilir ve bu, çinkonun vücuttaki hayati bir işlevidir.

Oksidatif stres ve iltihaplanma romatoid artrit, kalp ve damar hastalıkları ve hatta Alzheimer dahil olmak üzere birçok kronik hastalıkla bağlantılıdır. Aterosklerozlu (plakların damar duvarlarının içinde biriktiği ve damarları daralttığı bir hastalık) hastalar üzerinde yapılan bir çalışmada, günde 45 mg çinko alanların iltihap belirteçlerinde plasebo grubuna göre çok daha fazla düşüş yaşadığı görülmüştür.

Beyin Sağlığını Geliştirir

Hafıza gibi zihinsel işlevlerde azalma ile ortaya çıkan ve ilerleyici bir hastalık olan Alzheimer ile çinko gibi eser mineraller arasında ilişkiler birçok farklı çalışmada ortaya konmuştur. Şu anki çalışmalar, stabil çinko seviyelerinin korunmasının semptomları hafifletmek veya Alzheimer’dan kaçınmak için anahtar olabileceğini gösteriyor. Doğru dengeyi bulmak, ideal beyin sağlığını daha uzun süre korumak için çok önemlidir.

Araştırmalar ayrıca çinkonun hafızayı geliştirebileceğini ve hatta zamanla dikkat üzerinde artırabileceğini gösteriyor. Beyin çinkosu esas olarak serebral kortekste, yani beynin düşünen kısmında bulunur. Bu bölgelerdeki bu temel mineralin dengesindeki değişiklikler, bu bölgede yer alan ve uzamsal düşünme yeteneği ve epizodik bellekten sorumlu olan hipokampusu etkileyebilir.

Yaşa Bağlı Hastalık Riskini Azaltır

Yaşlandıkça bizi endişelendirmesi gereken sadece osteoporoz ve Alzheimer gibi büyük hastalıklar değildir. Yaşlandıkça birçok hastalık riskimiz artar. Zamanla kalıcı görme kaybına neden olabilen bir göz hastalığı olan yaşa bağlı makula dejenerasyonu (sarı nokta hastalığı) gibi daha az dikkat çeken durumlar vardır. Çinko, riski düşürmeye yardımcı olabilir.

YETERLİ ÇİNKO NASIL ALINIR?

Çinko birçok farklı gıdada bulunur ve bazıları zaten günlük diyetinizin bir parçası olabilir. Daha fazla deniz ürünleri ve kırmızı et, kabuklu yemişler ve yağlı tohumlar, süt ürünleri ve hatta bitter çikolata yiyerek çinko seviyenizi artırabilirsiniz.

Tam tahıllar ve baklagiller de çinko içerir, ancak çinko alımını artırmak için en iyi seçenekler değildir, çünkü emilimini engelleyen fitatlar da içerirler.

Özellikle emilim sorunları veya çinko eksikliği olan ve yüksek dozda çinkoya ihtiyaç duyan kişiler için çinko takviyeleri de bir seçenektir. Aşırı çinkonun iştahsızlık, kusma ve mide krampları gibi yan etkileri olduğundan ve ayrıca bakır eksikliğine neden olabileceğinden, takviye almadan önce daima bir sağlık uzmanına danışın.

ÇİNKO EKSİKLİĞİ BELİRTİLERİ

Çinko eksikliği bebeklerin ve çocukların büyüme hızını yavaşlatır, ergenlerde cinsel gelişimi geciktirir ve erkeklerde iktidarsızlığa neden olabilir.

Çinko eksikliği ayrıca saç dökülmesine, ishale, göz sorunlarına, cilt lezyonlarına ve iştah kaybına neden olur. Ek olarak kilo kaybına, yara iyileşmesinin bozulmasına, tat alma duyusunun azalmasına ve konsantrasyon seviyelerinin düşmesine neden olabilir.

Bu belirtilerin çoğu çinko eksikliği ile ilgili olmayan sorunların belirtileri de olabilir. Bu belirtilerden herhangi birine sahipseniz, çinko eksikliğiniz olup olmadığını belirlemek için mutlaka bir uzmana başvurun.