EMEP’ten Varlık Fonu tepkisi: “Özelleştirme yerine kamulaştırma!”

Döviz karşısında TL’nin rekor derecede değer kaybetmesi ve yapılan zamlar yurttaşların tepkisini çekmeye ve gündem olmaya devam ediyor. Yurttaşlar, yeni yıla elektrikten doğalgaza birçok kalemde zamlarla girdi. Elektrikten ulaşıma kadar yapılan zamların yapılan özelleştirmelerden kaynaklandığını vurgulayan Emek Partisi Ordu il örgütü adına yapılan açıklamada, “Özelleştirilecek bir şey kalmayınca sıra Varlık Fonu’na geldi. Özelleştirme yerine kamulaştırma gerekiyor” vurgusu yapıldı.

İl Başkanı Hikmet Poyraz şunları söyledi:

“Elektriğe yapılan zamların büyük bölümü vergilerden ve şirketlere tanınan aşırı kar olanağından kaynaklanmaktadır. Öyle zam yaptılar ki halk, gaz lambası kullanmayı tercih etmek zorunda kalacak. Yetmedi doğalgazla ısınan emekçiler battaniye altında oturmak zorunda bırakılıyor. Çünkü elektriğe ve doğalgaza yapılan zamlar katlanılabilir değil. İşçi ve emekçileri daha fazla yoksullaştırdı.”

“SIRA VARLIK FONU’NDA”

Bugün yaşanan ekonomik sıkıntının kaynağının özelleştirmeler olduğunu belirten Poyraz, “Özellikle 1980 sonrası başlayan özelleştirme, AKP döneminde hızla çoğaldı. Neredeyse satılacak bir şey kalmadı. Sıraya Varlık Fonu girdi. İşsizliği artıran özelleştirmeler sonucu, krizin yükünün işçi ve emekçilere yıkılmak istenmesi de eklenince işsizlik 8 milyonun üzerine çıktı. Birleşik Arap Emirlikleriyle enerji, çevre, finans ve ticaret alanlarında 10 anlaşma imzalayan Türkiye’nin Varlık Fonu’nun özelleştirilecekler listesinde olduğunu Katar ve Birleşik Arap Emirlik yetkililerinin açıklamalarından öğreniyoruz. Varlık Fonu’nda bankalardan borsa ve sigortaya, THY’den Telekom’a, BOTAŞ’tan madenlere kadar geniş bir alanı kapsıyor” dedi.

ÖZELLEŞTİRME DEĞİL KAMULAŞTIRMA

Yaşanan yoksullaşmanın kaynağının kapitalizmin kurallarından biri olan özelleştirmeden kaynaklı olduğunu belirten Poyraz, “Özelleştirmeler başladığında bugün yaşananların olacağını söyledik ve mücadele ettik. Üretici köylüler için en önemli koruma kalkanı olan Birlikleri şirketler haline getiren 4572 sayılı Birlikler yasasına karşı da mücadele ettik. Fındık üreticileri başta olmak üzere tüm üretici köylülerin kurtuluş yolunun biri de kooperatiflerdir. Bu nedenle Birlikleri şirketleştiren yasa iptal edilmeli ve kooperatifler üreticilerin örgütü halline getirilmelidir. Tarım için vaz geçilmez olan gübre ve şeker fabrikalarının özelleştirilmesi üretici köylüleri olumsuz etkiledi. Arıcılar ve üretici köylüler gübre, ilaç, şeker alamaz oldu. Artık satacak bir şey kalmadı. Yaşananların nedeni özelleştirmeler olduğuna göre yapılacak tek iş kaldı o da kamulaştırmaların başlatılmasıdır. KİT’ler başta olmak üzere özelleştirilen tüm tesis ve kurum ve kuruluşlar; eğitim ve sağlık kuruluşları; yap işlet devret işletmeleri, yollar, köprüler kamulaştırılmalıdır” ifadelerini kullandı.